Nasreddin Hoca, hırsızlık etmek için girdiği bir karpuz tarlasında, tam bir karpuzu daha koparacağı sırada yakalanmış.
Tarlanın sahibi Nasreddin Hoca’ya soruyormuş:
- Ne arıyorsun burada?
* * *
Nasreddin Hoca da:
- Beni, diyormuş; bir fırtına attı buraya.
- Peki, koparmaya kalktığın o karpuz ne elinde?
- Fırtına bir daha uçurmasın diye, ona tutunuyordum.
- Ya yanındaki küfeye kim doldurdu o karpuzları?
* * *
Nasreddin Hoca:
- Ben de, demiş; ona nasıl cevap vereceğimi düşünüyordum şimdi.
* * *
Nasreddin Hoca’nın yerinde, iyice bilenip keskinleşmiş politikacılardan biri olsaydı, herhalde şöyle derdi:
- Onları da senin doldurmadığın ne malum, beni karalamak için.
* * *